12.10.2013

Aşk Var Mı?

Belki de kâinatın cevaplaması en zor sorusu olabilir, aşk var mıdır?

Bu soru sorulduğunda herkes evet ya da hayır diyor, nedenlerini açıklasalar bile sonuç ortada kalıyor. İşte hata da burada başlıyor. Cevaplar birbirinin zıttı dahi olsa aynı bakış açısından bakıyoruz soruya. Oysa daha net bir cevap bulmak için farklı açılardan da bakmak gerekiyor. Yoksa gün gelir sizin o çok sağlam düşüncenizi yıkıp geçerler. Siz de ortada kalırsınız.

Bu nedenle bugün konuya aşk açısından değil de âşıklar açısından bakacağım. Cevabı bir de böyle aramak gerekiyor çünkü.

Konu aşk olabilir ancak konu o diye konuya illa o açıdan bakmak gerekmiyor. Bu tıpkı bir matematik sorusunun çözümünü ararken çözüme ana resimden başlamak değil de verilen ufacık bir bilgiden başlamak gibi görünüyor. Daha açık anlatmak gerekirse, sökülmüş bir iplik bulursunuz, ondan başlayarak tüm elbiseyi sökersiniz. Benim yapmak istediğim de bunun gibi bir şey.

Şimdi, gelelim âşıklar konusuna. 3 tür âşık var. Birincisi, seven ve sevilmeyen âşık tipi. Platonik de diyorlar. İkincisi, seven sevilen ama mutsuz olan âşık tipi. Severek ayrılmak diyorlar ya, o bu oluyor işte. Üçüncü seçenek de, seven sevilen ve mutlu olan âşık tipi. Mutlu son dediğimiz şey de bu oluyor işte.

Buradan da orijinal bakış açısındaki gibi iki sonuç ortaya çıkıyor. Aşk vardır, aşk yoktur. Ancak bu sefer nedenini de net bir şekilde anlayabiliyoruz. Yani bir şey pat diye söyleyip de sonrasında iki saat anlatacağımıza baştan biraz düşünüyor öyle konuşuyoruz ve sorun çözülüyor.

Sonuç olarak, aşkın varlığı kişinin tecrübelerine göre değişiklik gösteriyor. Yani aşk diye bir şey var, ancak bunu reddedenler de var.


Son olarak, tam bir cevabın asla var olmayacağını da kabul etmemiz gerekiyor. Ancak, sizi seven birileri varsa ne mutlu size…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder