Sevgili ben,
Enteresan bir başlangıç oldu. Neyse
devam edelim. Bu mektubu 20 yıl sonraki Ben’e yazıyorum. An itibariyle 39
yaşında genç, güzel ve mutlu bir kadın olduğunu umut ediyorum. Bugünlerdeki
durumu bu sıfatlarla açıklamak pek de mümkün değil çünkü.
Ben şu anda 19 yaşında bir öğrenciyim.
Hayat benim için olmak ya da olmamaklar ile dolu. Her an altın değerinde. Hayat
en ufak bir hatayı bile kabul etmiyor. Umarım gelecekte böyle değildir.
Çevremdeki örneklerden gördüm ki insan hata yaparak büyüyor. Tıpkı benim
hatalarım gibi.
Aslında aklımda böyle bir mektup yazma
isteği yoktu. Kim durup dururken ben 20 sene sonraki Ben’e bir mektup yazayım
ya der ki? Belki akli dengesi bozuk olanlar. Bak o olabilir işte. Her neyse, bu
satırları bir okul projesi için yazıyorum. Okul 20 yıl süreli bir zaman kapsülü
hazırlıyor ve herkesten kendilerine birer mektup yazması istendi. İlk anda çok
saçma gelmişti ama şimdi daha olabilitesi varmış gibi duruyor. Biliyorum bugün
olabilite diye bir kelime yok, ama bunu kontrol edecek öğretmene 20 yıl sonra
nasıl bir dil kullanacağımızı bilmediğimizi hatırlatmak isterim. Belki de
2000’li yılların ilk yeni kelimesini ben oluşturuyorum şu anda. Süper bir şey
olurdu değil mi?
Umarım 20 sene sonra hayallerim
gerçekleşmiş olur. Umarım hala güzelimdir. Güzellik bu dünyada her şey demek
çünkü. Bir de zengin olduysam daha ne isterim ki? Bundan iyisi Şam’da kayısı
olur yani.
Son olarak, kendi geleceğime söylemek
isteyeceğim son şey; umarım mutlusundur.
20 yıl sonra görüşmek üzere.
Sevgi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder