Bazen işler
olması gerektiği gibi gitmez. Kimilerinin deyimiyle; “doğru kişi yanlış zaman”
olur. Oysa böyle bir şey yoktur. Doğru kişi vardır da, zamanın yanlışı doğrusu
olmaz. Problem, olduğuna inandığın zaman başlar.
Hani bazen
işler olumsuz gidiyormuş gibi görünür ya, sana bana bize, belki de o anda her
şey olması gerektiği gibi gidiyordur da biz bunu anlamıyoruzdur. Sonuçta, tarih
tekerrür eder. Bunu asla unutmamak gerekir.
Şairin
dediği gibi; hayatta her şey birbirinin tersidir. Doğrular yanlış, yanlışlar
doğrudur. Elbette uygun şartlar oluştuğu zaman. Aksi takdirde yanlışlar ile
doğrular bulamaç olur. Kimse işin içinden çıkamaz. Çıkabilenler de hain ilan
edilir. Olmaması gerekeni savunan durumuna düşerler ama olması gereken onların
savunduğudur. Hayat, bir değişik yani.
Bazen her
şey güzel gider. Son ana kadar her şey mükemmeldir. Ne olursa o son anda olur,
her şey darmaduman olur. Neden böyle olur, bunu bilenler de hain damgası
yiyorlar.
Neden mi?
Çok şey biliyorlar.
Bazen her
şey olumlu oluşur ve taraflar her türlü bilgiye sahiptir. Ancak daha bir şeyler
oluşmaya başlamadan her şey paramparça olur. Neden mi? Çok bilgi çok karışıklık
yaratır. Bazen, bazı konularda yüzeysel bilgiye sahip olmak gerekir.
Gördüğünüz
üzere, yaşamak denilen şey bir nevi cinnet geçirmedir. Ya da modern deyim ile
“kaos içinde düzen”.
Sonuç
olarak; söylemeye çalıştığım gibi, düzeniniz düzensizlik olsun.,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder